Lider kripto para birimi Bitcoin (BTC) 2024 yılını %120’lik önemli bir yükselişle kapattı ve 108.135 dolarla tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı.
5 Kasım 2024 tarihinde ABD Başkanlık seçimlerini kazanan Donald Trump, 20 Ocak 2025 tarihinde yemin ederek göreve başlayacak. Yeniden Beyaz Saray’a dönmeye hazırlanan Trump’ın kripto para dostu politikaları ve yenilikçi blockchain çözümleri sektöre yeni bir ivme kazandırabilir.
17 Aralık 2024’te 108.135 dolarla tüm zamanların en yüksek seviyesini belirleyen Bitcoin sonrasında yaklaşık %3 oranında düşüş yaşayarak 91.000 dolar bandına kadar geriledi. Ancak bu düşüş, Bitcoin’in yıl boyunca yaşadığı %120’lik yükselişe kıyasla küçük çaplı bir fiyat düzeltmesi olarak değerlendiriliyor.
Aralık ayında ABD merkezli spot Bitcoin ETF’lerinde 1,8 milyar dolarlık sermaye çıkışı gerçekleşti. Bu çıkışlar, kâr realizasyonu olarak yorumlanıyor. Öte yandan Chicago merkezli CME Group’ta Bitcoin vadeli işlem açık pozisyonları zirveden %20 düşüş kaydetti.
QCP Capital, Bitcoin’in daha geniş bir kurumsal yatırımcı yelpazesi tarafından benimsenmesinin, fiyat oynaklığını azaltarak hisse senetlerine benzer bir istikrar kazandırabileceğini belirtiyor. Bu durum, üniversite bağış fonlarının dahi portföylerine Bitcoin eklemesiyle destekleniyor. Eğer Trump yönetimi, uzun süredir beklenen düzenleyici netliği sağlayabilirse, geleneksel finans ile kripto piyasası arasındaki sermaye akışı patlama yapabilir.
2025 yılı blockchain tabanlı çözümler için kitlesel benimsenme yılı olabilir. Öne çıkan teknolojiler arasında şunlar yer alıyor:
Yapay zeka (AI) ve kripto, birbirini tamamlayan iki teknoloji olarak öne çıkıyor. Yapay zeka teknolojisi, kararlarını desteklemek için güvenilir verilere ihtiyaç duyarken, kripto bu veriyi sağlıyor. Ayrıca yapay zeka teknolojisi de karmaşık süreçleri otomatikleştirerek kripto para ekosistemini daha kullanıcı dostu hale getirebilir.
Fakat bu teknolojilerdeki geliştirmeler, ciddi donanım gereksinimlerini beraberinde getiriyor. Hem kripto para hem de yapay zeka alanları ciddi şekilde işlem gücü gerektiriyor. Zira halihazırda çip krizi ve veri merkezi darboğazları devam ediyor. Dolayısıyla hükümetlerin bu kaynaklara erişimi düzenleme çabaları artabilir.
Enerji tüketimi de sektöre yönelik eleştirilerin başında geliyor. Ancak yenilenebilir enerji projelerine ve verimli madencilik operasyonlarına yapılan yatırımlar, bu sorunu hafifletmeye yönelik adımlar olarak görülüyor. Şu anda Bitcoin madenciliğinde kullanılan enerjinin %56’sı yenilenebilir kaynaklardan sağlanıyor.
2025 yılında Trump yönetiminin politikaları, kurumsal benimseme ve blockchain inovasyonlarıyla şekillenecek gibi görünüyor. Bitcoin’in istikrar kazanan bir finansal varlık olarak kurumsal portföylerde yerini sağlamlaştırması, kripto para piyasasının büyüme potansiyelini artırabilir. Ancak düzenleyici netlik ve altyapı sorunlarının çözümü, bu hedeflere ulaşmada kritik bir rol oynayacak.